x-ist 28 Subat - 2 Mart, 2014 tarihleri arasinda Londra'da gerçeklestirilecek Art 14 sanat fuarina katiliyor. x-ist fuarda çagdas Türk sanatinin Ceren Oykut, Erkut Terliksiz, Ansen, Serkan Adin, Burçin Basar, Ali Elmaci ve Bahadir Baruter gibi önde gelen isimlerinin yepyeni yapitlarindan olusan bir seçkiyi sunuyor.
Ansen, kendisine öz mono-dijital yapitlarinda, heykel, fotograf ve resim prensiplerini kaynastirarak gündelik nesneleri dönüstürüp, yeni hikayeler olusturur. Yapitlari içerik olarak savas, yasaklama, adalet ve suç konularinin arastirildigi edebiyat, din ve tarih prensipleri üzerine sikica temellenir. Sanatçi çesitli sembollerin kullanimiyla zenginlestirdigi öykülerini ironik bir durustan hareketle isler. Baslangiç noktasi olarak tarihi kavramlari kullanan Ansen aslinda öykülerini tamamen kendi imgeleminden olusturur. Askeriye ve hükümet gibi güç sistemlerini sembolik olarak analizi günümüz siyasetine dair ipuçlari verir. Estetiginde bu sistemlerin düzen ve düzensizligi de okunabilir.
Ceren Oykut'un titizlikle çizdigi miniyatürleri andiran desenleri sosyal olaylari tekrar yapilandirir ve hem kent yasamina, hem de sanatçinin kendisine referans olan semboller içerir. Bu kaotik sahneler kentsel dönüsüm ve sonucunda olusan göç kültürüne oldugu kadar kentlinin bilinçaltinin da tanikligini üstlenen katmanlardan olusur. Izleyici Oykut'un çizimlerindeki bu katmanlarda ilerleyerek içeriden biri gibi sehri deneyimler. Oykut'un yapitlari Türkiye'deki bir çok serginin yani sira Lyon Bienali (2009), Istanbul Bienali (2007), Arco Madrid 2013, Art Basel HK (2013), Artissima 2013 gibi fuarlarda ve bienallerde, Almanya, Italya, Slovenya, Fransa, Polonya, Avusturya, Irlanda, Belçika, Misir gibi birçok farkli dünya sehrinde sergilenmistir.
Erkut Terliksiz, hayalgücü dünyasinikisisel deneyimleriyle birlestiren disavurumcu bir ressamdir. Aslinda soyutlamaya yakin bir teknikle ele aldigitüm bu yapitlar belli belirsiz otoportreler, birçok katmana gizlenmisöyküler içerir ve sanatçinin duygusal ikilemlerini betimlerler. Her ne kadar sanatçikendisini ve iç dünyasinin primitif figürlerini kamufle etse de ayrintilarda kisisel referanslarin izleri sürülebilir. Ilk bakista kurgu gibi görünen ancak kisisel hikayeler içeren bu yapitlar izleyiciye kendi hikayesini çikarmasiiçin sunulur. Bunlara ek olarak sanatçinin bir diger odagiçay poseti, ahsap, perde, levha gibi deneysel malzeme kullanimidir. "Thanks for Sharing" (Leipzig, Almanya), "Confessions of Dangerous Minds" (Saatchi Gallery, Londra) and "Happy Medium" (Nancy Victor Gallery, Londra) sanatçinin katildigi uluslararasi sergilerden bazilaridir.
Sosyal sorunlarin güncel tarihini ironi ve kitch yoluyla resmeden Ali Elmaci, kendine özgü figüratif ve öykülemeci diliyle olusturdugu eserlerinde ailenin, toplumun, devletin, medyanin, kutsal degerlerin çiplak gözle görülmeyen yönlerini kendi kurgularive karakterleri üzerinden ele aliyor. Sanatçi, "Beni Aradigin Yerde Degil Unuttugun Yerde Bulursun" baslikli serisinde desendeki ustaligini gözler önüne seriyor. "Beni Aradigin Yerde Degil Unuttugun Yerde Bulursun" Ali Elmaci'nin bugüne kadar üzerinde durdugu iktidar-medya iliskisi çözümlemelerinin devami niteliginde. Medyanin bir olayi topluma sunus biçimi ile o durumun gerçekligi arasindaki zitligianlatan yapitlar, bu yolla medyanin toplumun ilgisini gerçeklikten kurmacaya yönelterek toplumsal unutkanligi besledigini vurguluyor. Iktidar propagandasiyla sosyal yasam sekillendirilirken yeni ihtiyaç listeleriyle tüketim istenilen sekilde körükleniyor. Elmaci, sunulan gerçeklikleri elestirel bir bakis açisiyla alasagi ederek izleyiciyi politik ve sosyal olaylarin gerçekligiyle yüzlestirmeyi hedefliyor.
Ressam Serkan Adin x-ist seçkisinde yer alan bir diger önemli sanatçidir. Adin Bulgaristan (11. Uluslararasi Varna Bienali, 2001), Ispanya (Printmakers, 2002) ve Japonya (4. KIWA - Kyoto Uluslararasi Ahsap Baski Kurulusu, 2003) gibi sehirlerde ödüller almis bir baski ustasidir. Sanatçi baski resimdeki hünerlerini titiz bir isçilikle ayrintili bir sekilde olusturdugu fotograf temelli akrilik resimlere tasir. Yakin bir zamanda enjeksiyon ignesiyle akriligi pleksiglas katmanlarina aktardigi yeni bir resim teknigi gelistirdi. Bu yeni yapit serisinin örnekleri Aralik 2013'te x-ist'te açilan solo sergisinin ardindan Londra'da gösterilecek. Serkan Adin'in tüm resimlerinde resmin mekânina sirayet eden bir gözden söz etmek ve bu göz üzerine birçok sey söylemek mümkün: Disiligi nesne haline dönüstüren ama ayni zamanda ondan nemalanan bir kültür, kadini ancak kendi koydugu ölçütler nispetinde tanimlayan ataerkil bir kültür, kadindan korkan ve bu korkuyla kadina karsi gardini alan bir dinsel kültür…
Yakin zamanda kesfedilen genç yetenek Burçin Basar, bilinçaltinin fark edilmeyen bölgelerinden gelen yapitlarinda gerçeklik ve hayalgücünü bir araya getirir. Batik bir sehrin izleri, bataklikta yansiyan belli belirsiz bir figür, disarida birakilmis birkaç esya… Ilk bakista çok huzurlu görünen Basar'in sahnelerinde tuvalden tasacakmis gibi gözüken doganin yaninda yasam belirtleri vardir ve mistik ayrintilar gizlenmistir. Insan varligini isaret eden bu fantastik dünyada hersey (cennet ve dünya, gerçek ve fantezi, iç mekan ve dis mekan) iç içe geçer ve birbirlerini hem gölgeleyen, hem de tamamlayan bir yapi içinde var olurlar. Biz, tüm zitliklari büyük bir ahenkle betimleyen Basar tarafindan algilanan bu düs dünyasina taniklik ederiz.
Karikatürist kimligi ile tanidigimiz Bahadir Baruter, desen ve resimdeki ustaliginiönceki sergileri "Varlik Evhami" (2006) ve "Senin Ailen Bir Yalan Yavrum" (2012) ile kanitlamistir. Mizahi bir yaklasimla Baruter, tabularive gündelik hayatin olagan sahneleri çok sik rastlanmayan konularisorgular. x-ist'teki "Senin Ailen Bir Yalan Yavrum" baslikli sergisinde toplumun en gizli tabularindan biri olan aile kavramini gösterilmeyen gerçekleri ile ele alarak seyirciyi kendiyle yüzlestiren sanatçi, yeni serisinde (Why Does God Allow Evil?) sorumluluklarinin ve is yasaminin ritüellerinin agirligi altinda ezilen isadamlarinin bilinçaltini isler. Bu yeni yapitlari Art 14 London'da görülebilir.